Enerji, Sanayi Devrimi’nden sonra günlük hayatımızın en önemli unsuru haline geldi. Artan nüfus ve enerji ihtiyacını düşününce, tüketimin de hızla artması kaçınılmaz oldu. Artan bu enerji kullanımına uzun vadeli ve kalıcı çözümler getirilmezse, sonsuz olmayan enerji kaynaklarımızın tükenmesinin bizi bir felakete taşıyacağının artık farkında olmalıyız. Bu durum aslında enerji yönetiminin hayatımızdaki önemini ön plana çıkarıyor.

Enerji yönetimi kavramı, çoğunlukla bina yönetimi, ekipman bakımları veya enerji denetimleri ile karıştırılmaktadır. Bu oldukça yaygın bir yanılgıdır. Önce enerji yönetiminin temellerini ele alalım.

Enerji yönetimini, çevresel ve ekonomik gerekçeleri yerine getirmek amacıyla bina veya tesislerdeki enerji kullanımının sistematik yönetimi olarak tanımlayabiliriz. İşletmelerdeki temel amacı, en düşük maliyetle pozitif çevresel etkiye sahip hizmetler sunmaktır. Diğer bir değişle, karı maksimize etmek ve rekabetçi pozisyonları artırmak için enerjiyi makul ve etkili kullanmak gibi tanımlanabilir. Aklınıza gelecek tüm sektörlerde faaliyet gösteren kurumlar, temel işletme maliyetlerini düşürmenin yollarını ararken enerji yönetimine yöneliyorlar. Yapılan enerji yönetimi uygulamaları, uygulanan sektöre göre değişiklik gösterebiliyor, ancak aşağıdaki temel ilkeler tüm kurumlar için geçerlidir:

● Enerji tüketim verisini toplanması

● Enerji tüketim analizlerinin yapılması

● Enerji tasarrufu için fırsatların belirlenmesi

● Enerji tasarrufu için harekete geçilmesi

● İlerlemelerin ve gelişmelerin takip edilmesi, sürekli hale getirilmesi

Bu maddeler doğru enerji kullanımına sahip olmak isteyen ve çevre bilincini geliştirmeye çalışan kurumlarda farklılık göstermez.

Peki enerji dijital olarak nasıl yönetilir?

Enerjiyi yönetmek tek seferlik bir iş değildir. Yani, binalarda veya tesislerde sınırlı olmayan bir süreçtir. Her zaman yeni fırsatlar ve yeni gelişmelerin yaşanacağı bir alandır. Tüm bu adımları gerçekleştirmeye çalışmak size yoğun bir operasyonel iş yükü getirecektir, hem de tek işiniz bu değilse.

Kurumunuz için doğru bir enerji kullanımına sahip olmak istiyorsanız yukarıdaki temel tüm adımları uygulamaya başladığınızda, bu adımları tek başınıza veya enerji ekibinizle manuel olarak gerçekleştirmenin mümkün olmadığının farkına varacaksınız. Böylece enerji yönetiminin dijitalleşmesi ihtiyacının nereden doğduğunu anlayacaksınız. Enerjiyi doğru yönetmek, anlık aksiyon almayı ve müdahale etmeyi gerektirir. Bu nedenle tüketimlerinizi anlık olarak takip etmeniz ve yaşanan anormalliklerle ilgili anlık uyarı almanız gereken bir sisteme ihtiyacınız olacaktır.

Enerji yönetiminin temel adımlarını aslında kısaca şu şekilde bir döngü ile özetleyebiliriz;

Veri topla, analiz et, aksiyon al, takip et

Bu iş karmaşık bir iş midir?

Enerji yönetimini dijitalleştirmenin ve bu alanda size yardımcı bir sistem kullanmaya başlamanın karmaşık ve zaman alan bir süreç olduğu düşünülebilir. Düşünülenin aksine, dijital enerji yönetimi kompleks operasyonel değişimler veya büyük sermaye yatırımlarını içermez. Durum ne olursa olsun, dijital enerji yönetimi, doğru karar verebilmek için bir veri temeli oluşturmak ve ardından enerji tüketiminizi azaltmak için bu bilgilere göre hareket etmektir. Doğru bir enerji yönetim sistemi, veri toplanmasından analizleri takip etmeye ve raporlamaya kadar olan süreci dijitalleştirerek otomatik hale getirir. Bu da manuel enerji yönetimine göre daha fazla hassasiyet, daha yüksek verimlilik ve daha iyi kararlarla sonuçlanır. Aynı zamanda enerji yönetimini manuel olarak yapmaya çalışmak hata oranlarınızı artırabilir ve kurumunuz için yanlış kararlar vermenizi sağlayabilir.

Bu işi manuel olarak yapmaya çalıştığınızda evet, bu iş karmaşık bir hal alabilir.

Dijital enerji yönetimi, artan maliyetlerle ve yasal gerekliliklerle başa çıkmak de için çok önemlidir. Doğru enerji yönetimi yapmak için yukarıda döngü içerisinde verilmiş olan 4 adımın her birini otomatikleştirmeniz ve sürekli hale getirmeniz gerekir.

Doğru bir dijital enerji yönetimi sistemi işletmenizde sizin sağ kolunuz olacaktır.